karşı olmak

bir önergeye karşı olmak

to resist a motion Fiil

bir şeye karşı olmak

to be adverse to sth Fiil

bir şeye karşı olmak

to be abhorrent to sth

bir şeye karşı olmak

to be abhorrent from sth

bir şeye tamamıyla karşı olmak

to be dead against sth Fiil

birine karşı olmak

to be antagonistic to sb Fiil

birine karşı olmak

to side against someone Fiil

birşeye kesinlikle karşı olmak

to be set against something Fiil

birşeye kesinlikle karşı olmak

to be dead set against something Fiil

birşeye sonuna kadar karşı olmak

to be set against something Fiil

birşeye sonuna kadar karşı olmak

to be dead set against something Fiil

isteğine karşı olmak

to go against sb's grain Fiil

acıya karşı duygusuz olmak

to be insensible to pain Fiil

beklenmedik duruma karşı hazırlıklı olmak

to provide for emergencies Fiil

bir meslek ya da mesleklere karşı daha az yönlendirici olmak

to deprofessionalize Fiil

bir şeye karşı kararlı olmak

to be strong against sth Fiil

bir şeye karşı uyarılmış (tedbirli) olmak

to be cautious of sth Fiil

bir şeye karşı zayıf olmak

to have a weakness for sth Fiil

bir şeyle karşı karşıya olmak

to be faced with sth Fiil

birine karşı avantajı olmak

to keep one's lead over sb Fiil

birine karşı bir şey borçlanmış olmak

to remain under an obligation to sb Fiil

birine karşı bir şey borçlu olmak

to be under an obligation to sb Fiil

birine karşı bir şeyden sorumlu olmak

to be accountable to someone for sth Fiil

birine karşı çok borçlu olmak

to be under a great obligation to sb Fiil

birine karşı kesin itirazı olmak

to have a strong objection to sb Fiil

birine karşı kesin itirazı olmak

to have strong objection to sb Fiil

birine karşı kötü niyetli olmak

to be ill- disposed towards sb Fiil

birine karşı önyargılı olmak

to have a prejudice against sb Fiil

birine karşı önyargılı olmak

to be prejudiced against sb Fiil

birine karşı saygılı olmak

to give someone respect Fiil

birine karşı sorumlu olmak

to be responsible to sb Fiil

birine karşı zaafı olmak

to have a soft spot for sb Fiil

Birleşmiş Milletler Diplomasi Ajanları Dahil Olmak Üzere Uluslararası Korunan Kişilere Karşı İşlenen Suçların Önlenmesi ve Cezalandırılmasına Dair Sözleşme

United Nations Convention on the Prevention and Punishment of Crimes Against Internationally Protected İsim, Uluslararası Hukuk

birşeye karşı çok dayanıklı olmak

to be impervious to something Fiil

birşeye karşı etkili olmak

to work against something Fiil

birşeye karşı sabırlı olmak

to bear with something Fiil

denize karşı dayanıklı olmak

to get one's sea legs Fiil

dillere karşı yatkın olmak

to have a flair for languages Fiil

doğuştan dillere karşı yeteneği olmak

to be a natural linguist Fiil

hastalığa karşı sigortalanmış olmak

to be insured against sickness Fiil

işinin pürüzlerine karşı bağışıklık kazanmış olmak

to have become immune to the drawbacks of one's job Fiil

işinin pürüzlerine karşı bağışıklık kespetmiş olmak

to have become immune to the drawbacks of one's job Fiil

kanuni mali sorumluluğa karşı sigortalı olmak

to carry insurance against legal liability Fiil

karşı cinsten biriyle arkadaş olmak

to get off with Fiil

ölüm tehlikesiyle karşı karşıya olmak

to carry one's life in one's hands Fiil

yangın karşı sigortalı olmak

to be insured against fire Fiil

yangına karşı sigortalı olmak

to be insured against fire Fiil